TEKEBBÜR - KİBİR TEVBESİ 26 Aralık 2024, 17:25

Şeytanı, şeytan yapan, şirk ve isyanın tevbesi) Alimlerin, şeyhlerin, mürşidlerin, liderlerin, hocaların ve tüm müminlerin sığınma ve tevbesi...
Eûzübillâhimineşşeytânirracîm
Bismillahirrahmanirrahîm.
Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âl- i seyyidinâ Muhammed.
Yâ Mütekebbir! Allahım! Sen bütün noksan sıfatlardan münezzehsin, sonsuz
büyüklük ve azamet sahibisin, büyüklük ve yücelikte eşin ve benzerin yoktur,
bizler ancak sana ibadet eder yalnız senden yardım dileriz. Bütün övgüler elMütekebbir! olan sanadır. Bütün âcizlikler ve fakirlikler biz kullarınındır. Bizler senin huzurunda alnımız secdede sana kulluk ederiz, ellerimizi açar senden
affını ve merhametini dileniriz. Allahım! Kitab- ı Kerim'inde buyuruyorsun ki;
« Onların (mezarlarından) meydana fırlayacakları gün, kendilerinin yapmış olduğu hiçbir şey Allaha gizli kalmaz. “Bugün mülk kimindir? ” (buyrulur). “Bir olan,
her şeyi kudreti altında tutan Allahındır.” (denir). »
Yâ Mütekebbir! Allahım! Senin rububiyetine, ulûhiyetine ve büyüklüğüne
lâyık olacak ibadeti ve kulluğu asla lâyıkı ile yapamayacağımı unutarak, yaptığım ibadetlerde ve kullukta kendi ibadetimi ve kulluğumu beğenerek, senin
büyüklüğüne ve yüceliğine lâyık ibadet yaptığımı düşünüp, yaptığım ibadet ve
dualarda kibir ve benlik duygusu ile böbürlenerek, sonsuz rızık ve nimetlerin
karşısında gerçek manada şükredemeyeceğimi unutup şükrettiğimi düşünerek,
şükür ve ibadetlerimde ve yaptığım kullukta tekebbüre- kibre girmekten ve elMütekebbir! ismine karşı şirke düşmekten,
Verdiğin şükür nimetleri olan; iman, İslâm, ilim, ibadet, takva, günahları terk
etmek, mal, mülk, ev, iş, eş, meslek, sanat, evlât ile gururlanmaktan, kibirlenmekten ve büyüklenmekten, kendimi başkalarından üstün ve büyük görmekten, insanları ve yarattığın bütün canlıları küçümsemekten, aşağılamaktan, bana verip
başkalarına vermediklerin ile böbürlenmekten, verdiğin nimetleri, rızıkları, makamları, mevkileri, hidayetleri, hayırları, hasenatları kendimden ve nefsimden
bilmekten, senin azametine karşı gelip kâinattaki olayları ve durumları kendiliğinden olup bitiyor bilmekten, “ben” ve “benim" kelimelerini sürekli kullanmaktan ve senin olan mülkünü ve bana verdiklerini sahiplenerek kibirlenmekten,
kazancımı ve rızkımı kendimden bilmekten, gelip geçici fâni şeylere kalbimi ve
gönlümü bağlamaktan, kibrin ve övünerek böbürlenmenin her şeklinden, kendimi beğenmekten, nasîb ettiğin her türlü nimeti kendimden bilmekten, riyaya düşmekten, gösteriş yapmaktan, övülmeyi sevmekten, kendimi kusursuz görmekten,
kibirlenerek tevbe ve dualarımı yapmamaktan, âhiretimi unutup dünyaya ve içindekilere bağlanmaktan, senin büyüklüğüne güvenmeyip sığınmamaktan, insanlar arasında öne çıkmaya çalışmaktan, ölmeyecek gibi yaşamaktan, aczimi bilmemekten, dünyalık hırslara kapılmaktan, firavunlaşmaktan, şöhretten, şöhret hissi ile yaşamaktan, insanların iltifat ve övgülerini beklemekten ve hoşlanmaktan, sevilmek ve beğenilmek için çabalamaktan, makam ve mevki peşinde koşmaktan,
insanların beni iyi görmesine ve övmesine yol açmaktan ve engellememekten,sürekli başkalarını kusurlu bulmaktan, kendi nefsimdeki kusurları görmemekten, nefsimi temize çıkarmaktan ve aczimi, fakrımı, kusur ve hatalarımı tekebbür ile sana itiraf etmemekten, büyüklenen ve kibirlenen insanları sevmekten,övmekten ve övülmelerine hizmet etmekten ve onlara taraf olmaktan, yüz bin
defa hâșâ ve kellâ! insanları yüceltip sana eş koşmaktan, insanların beni sana yaklaştıracağına inanarak senin hidayetinin ve iman ve İslâm nurlarının sadece senden değil ! onların elleri ile bana geleceğine inanmaktan, kullarını sana aracı
tayin ederek Mekke müşriklerine benzeyip putların kendilerini sana yaklaştırdığına inandıkları gibi âciz ve fakir kullarının beni sana yaklaştırdığına inanıp sadece ilim ve dua ile yardım edebileceklerini unutmaktan ve sadece senden yardım istemeyip kullarını ve sebepleri senin yardımına ve hidayetine ortakçılar yapmaktan, insanları haddinden fazla övmekten, büyüklenmelerine hizmet etmekten, kendimi başkalarından ilimde üstün görmekten ve düşünmekten, ibadette üstün görmekten ve düşünmekten, kullukta üstün görmekten ve düşünmekten, takvada üstün görmekten ve düşünmekten, akılda ve zekâda üstün görmekten ve düşünmekten, fikirde üstün görmekten ve düşünmekten, günahsızlıkta üstün görmekten ve düşünmekten, soyda üstün görmekten ve düşünmekten, mübareklikte üstün görmekten ve düşünmekten, el öptürerek ve insanların hürmet ve iltifatlarını kabul ederek üstünlüğünü ilan etmekten ve insanların teveccüh ve muhabbetlerini kabul ederek iltifat-ı rahmaniyeyi ve teveccüh- ü ilâhiyeyi unutarak ibadet ve kullukta kendini üstün görmekle lânetlenen şeytana benzemekten ve tekebbür ve kibir ile lânetlenenin yoluna girmekten, ibadetin ve kulluğun sırrı olan kendi acizliğini ve kusurunu görmek ile kullukta ilerlemeyi unutmaktan ve unutturacak herşeyden sana
668 sığınıyorum ve enaniyetin, egonun ve benliğin ateşleyicisi ve ateşe atıcısı olan tüm söz, fiil, duygu ve hareketlerin her şeklinden el-mütekebbir! ismin ile azamet ve büyüklüğün, ululuğun ve yüceliğin sadece sana ait olduğunu ilân LÂNET ŞİRK ,ENSEST KİBİR KINAMA
ederek, kalbinde zerre miktar kibir olanın cennete giremeyeceğinden senin el-mütekebbir! ismine sığınarak, acizliğimi, fakirliğimi ve tüm kusurlarımı sana itiraf ederek kendi adıma, soyum ve zürriyetim adına ve Hz. Adem'den (aleyhisselâm) kıyamete kadar geçmiş, gelmiş ve gelecek aynı günah ve hataları işleyen ve işleyecek tüm inananlar adına, yarattığın zerreler ve katreler adedince,
Tevbe ettim. Estağfirullah Yâ Mütekebbir.(100 ADET)
Ey gözlerin zatını idrak ve ihata edemediği, ey vasfedenlerin kendisini hakkıyla vasfedemediği, ey akıl ve anlayışların zatını kavrayamadığı, ey fikirlerin büyüklüğünü anlayamadığı, ey azamet ve kibriya örtüsü olan, “Ey Rabbim! Bana hikmet ver ve beni sâlihler zümresine kat".
Ey kullarının gizli- açık kusurlarını bilen el-Alîm! Hüzün ve kederlerimi sana arz etmeye, senden affını dilenmeye geldim. Ey benim güzel Mahbubum! Tevbe kapıları kapanmadan, hüsrana uğrayanlardan olmadan, ölmeden sana kavuşmaya geldim.
Ey kullarının tevbesini kabul eden, kullarını cezalandırmada sabreden, tevbe yollarını ilham eden, hak ve doğruya sevk eden, fenalıktan men eden, Yâ Vedûd! çirkin günahlarım ruhumu ve bedenimi kabzetti.
Beni arındır Yâ Kuddûs! Günahlarımı ört Yâ Settâr!, Affeyle Yâ Ğaffâr! Tevbemi kabul eyle Yâ Tevvâb! Merhamet et Yâ Rahmân! Bağışla Yâ Rahîm! Hidayet ver Yâ Hâdi! Emin kıl Yâ Mü'min! “Allahümme inni eselükel- hüdâ vet- tukâ vel- afâfe ve'l-ğınâ - Allahım! Senden
hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliği isterim .”
“Allahım! Sen, Meliksin. Senden başka ibadete layık ilâh yoktur. Sen benim Rabbimsin, ben ise senin kulunum. Nefsime zulmettim, günahımı itiraf ettim. Benim bütün günahlarımı affet. Muhakkak ki günahları senden başka affedecek yoktur.”
“Allahım! Beni en iyi ahlâka yönelt. Senden başka beni en iyi ahlâka yöneltecek yoktur. Kötü ahlâkı benden uzaklaştır. Senden başka kötü ahlâkı benden uzaklaştıracak yoktur. Buyur, Senin emrindeyim. Hayırların hepsi senin elindedir. Şer sana nispet edilmez. Ben seninim ve sana döneceğim. Sen mübareksin, yücesin. Sana tevbe eder ve günahımın bağışlanmasını senden dilerim .”
“Allahım! Doğu ile batının arasını birbirinden uzaklaştırdığın gibi benimle hatalarımın arasını da birbirinden uzaklaştır.
Allahım! Beyaz elbisenin kirden temizlendiği gibi beni de hatalarımdan temizle.
Allahım! Beni kar, buz ve soğuk su ile hatalarımdan yıka.”
Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âl- i seyyidinâ Muhammed.
DIĞER HABERLER
-
Morphik Rezonans
08 Ekim 2025, 00:59 -
SİKLUS (DÖNGÜ) YASASI
08 Ekim 2025, 00:39 -
BİRLİK YASASI
08 Ekim 2025, 00:17 -
İHSAN YASASI
07 Ekim 2025, 23:53 -
İNANÇ YASASI
07 Ekim 2025, 23:25 -
DOĞUM HARİTASI TİŞÖRT BASKI
03 Ekim 2025, 13:26 -
HÜKÜM YASASI
01 Ekim 2025, 00:59 -
KUTSAMA YASASI
01 Ekim 2025, 00:34 -
MİNNET YASASI
01 Ekim 2025, 00:07 -
PERSPEKTİF YASASI
30 Eylül 2025, 23:45